Bahçeşehir Üniversitesi portalında yazdığım ilk yazıdır:
İlk yazımı ülkemizde ne yazık ki pek tanınmayan çok donanımlı bir gitarist, piyanist, vokalist ve bestecinin en saygı duyduğum albümlerinden birine ayırmaya karar verdim. 1954 Austin, Teksas doğumlu sanatçı, çeşitli yıllarda, çeşitli dallarda Grammy adayı olmuş ve 1990 yılındaki “Ah Via Musicom” albümündeki “Cliffs Of Dover” isimli parçasıyla en iyi enstrümental performansı dalında Grammy ödülünü kazanmıştır. 1996 yılında Steve Vai ve Joe Satriani ile birlikte G3 organizasyonu çerçevesinde konser yapmıştır. Gitaristlik ve solo yazarlığındaki başarısı Carlos Santana, Steve Morse, B. B. King, Stevie Ray Vaughen gibi büyük sanatçılarca takdir edilmiştir. Türkiye’de de kendisini tanıyanların, dinleyebilenlerin onun sanatına ne kadar hayran oldukları sanal ortamdaki çeşitli sözlüklerde görülmektedir. Ancak sevenlerinin ona ilgisi yoğun olsa da, ülkemizde sevenlerinin sayısı Metallica grubunun yüzde birini bile bulamamaktadır.
Venus Isle (1996), All Music Guide’da 3 yıldızlı bir albüm olarak belirtilmesinden üzüntü ve öfke duyduğum (Bugün kontrol ettiğimde editör değişiminden dolayı 4.5 yıldıza çıkarılmış olmasından dolayı biraz olsun rahatladığım), belki de 20. yüzyılın en sanatsal bestelerine sahip albümü. Rock müziğin elektrik gitarının distortion’ını sonuna kadar açmakla rock müzik olduğunun bilinçaltlarına kazındığı bu yıllarda 14 yıl öncesinden “Rock demek daha seçkin demek değil, Rock olunca besteler daha kaliteli demek değil, ben gitarımın distortion’ını açmadığım için Grammy’nin Pop dallarında da aday olarak belirlendim. Rock da, Pop da, Jazz da Popüler müzik çatısı altında olduktan sonra hepsi birdir, önemli olan yorumun ve bestelerin kalitesidir. “ diyor albümdeki 11 şarkı.
Albümdeki sözlü şarkılar en az enstrümental şarkılar kadar başarılı. When The Sun Meets The Sky ve Camel’s Night Out eserleri beni diğer eserlere nazaran bir ölçü daha az etkiledi ki bu parçalar da oldukça nitelikli. Manhattan, Pavillion, S.R.V., Venus Reprise’da solo gitar, fon-ritm gitar, klavye, organ, perküsyon unsurları barınmakta. Manhattan ve S.R.V. Eric Johnson’ın 1996′daki G3′te icra ettiği parçalardan ikisi. Manhattan, Cliffs Of Dover’la birlikte sanatçının en bilinen şarkıları. Manhattan, ana melodinin yanında tüm trafiği notalara döküldüğünde albümdeki tüm şarkılar gibi uzun sayfalar kaplamakta. S.R.V. parçası adından da anlaşılacağı üzere Stevie Ray Vaughen’e adanmış, gerçekten de eserdeki dizi, gitarın tonu S. R. Vaughen’i hatırlatmakta. Venus Reprise, oldukça kısa bir parça olmasına rağmen albümdeki diğer enstrümental şarkılar gibi şarkılar gibi yoğun sanatsal etkiler vermekte. Eric Johnson’ın piyano çaldığı Song For Lynette parçası, sanatçının gerek çalgıyı çalmadaki başarısını gerekse çeşitli kanallardan nitelikli besteler yapma becerisini göstermekte. Venus Isle, Battle We Have Won, All About You, Lonely In The Night ise sözlerinin etkileyiciliği (düşündürücülüğü) ve vokal-solo-fon uyumu ile albüm hakkındaki düşüncelerimi doğrulamamı sağlıyor. Camel’s Night Out ve When The Sun Meets The Sky şarkıları hariç albümdeki diğer tüm eserde her nota, “en” uyumlu nota ile takip edilmiş. Uzun süreli stüdyo çalışmaları ile en içe sinen riff’ler seçilmiş. Sonuç “nesnel”: Mükemmel.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder